Page 74 - KOZA_4_Web
P. 74

72



           Bu arada sevgilisine varamamak endişesi, bütün
           Allah âşıkları gibi, zaman zaman Yunus’un da gönlünü
           acıtmıştır:

               “Murâdıma, maksûduma ermezsem
               Hayıf bana, yazık bana, vah bana
               Kaadir Mevlâm cemâlini görmezsem
               Hayıf bana, yazık bana, vah bana”


           gibi  kullandığı güzel  Türkçedeki  “yazık” ifade eden
           bütün kelimelerle feryat edişi bundandır. Allah’ndan    YUNUS EMRE’DE DİL VE SANAT
           uzak kaldıkça, kalabalıklar içinde dahi kimsesiz olan
           insanın sonsuz garipliğini şiir dolu bir Türkçe söyleyiş
                                                                Üç milletin, üzerinde yüzyıllarca işlediği Acem dili
           haline getirmek için, Yunus’un şöyle bir düşüncesi
                                                                bile, Vahdet-i vücut inanışını Yunus kadar kolay
           yeter:
                                                                söyleyememiştir. Onun hiçbir yapmacığa sapmadan,
                                                                bir sanat kaygısına düşmeden söylediği sade, külfetsiz;
               “Acep şu yerde var m’ola,
                                                                fakat güzel şiirlerine bütün Tasavvuf edebiyatında
               Şöyle garip bencileyin,
                                                                benzer şiirler bulmak kolay değildir. Bu şiirlerin benzeri,
               Bağrı başlı, gözü yaşlı,
                                                                ancak onun yolunda yürüyen ve Yunus gibi söylemeyi
               Şöyle garip bencileyin.
                                                                ülkü edinenlerin bazı şiirleridir. Kili, yüzyıl ortasında
               Bir garip ölmüş diyeler,
                                                                bu dil o kadar ileri bir mucize lisanıdır ki bu sır ancak,
               Üç günden sonra duyalar,
                                                                Yunus’un Horasan’dan gelmiş bir aileye mensup olduğu
               Soğuk su ile yuyalar,
                                                                haberiyle birleştirilerek çözülebilir. Herhalde Horasan’da
               Şöyle garip bencileyin.
                                                                eserleri bize kadar ulaşamayan, Türkçe, zengin bir Halk
                                                                edebiyatı vardır.
           Yunus Emre’nin:

                                                                Aynı yüzyıl Anadolusu’nda Türkçenin ilk divan şiirlerini
               “Bâd-ı sabâya sorsunlar
                                                                söyleyen Hoca Dehhânî’nin de Anadolu’ya bu Türk
               Cânan illeri kandedür
                                                                ülkesinden  geldiği  düşünülürse,  bu  yorumun  önemi
               Görenler haber versinler
                                                                artmış olur.
               Cânan illeri kandedür”
                                                                Yunus’un şiirlerinde tasavvufun söylenmesi güç fikir ve
           diye, diyar diyar aradığı Tanrı’yı bir gün kendi içinde
                                                                heyecanları, berrak bir su içindeymiş gibi, hemen görülür.
           bulunca:
                                                                Yunus bu şiirleri, eskiden öğrendiği bazı unutulmaz şiirleri
                                                                hatırlıyor, onları tekrarlıyormuşçasına kolay söylemiştir.
               “Canlar canını buldum
                                                                Yunus’un şiirlerinde İslâmî bir duyuş ve düşünüş sistemi
               Ballar balını buldum
                                                                olan tasavvuf felsefesi, Yakın Doğu Medeniyeti’nin
               Bu canım yağma olsun
                                                                ilhamıdır. Fakat, geri kalan her şey, dil, vezin, nazım şekli
               Kovanım yağma olsun
                                                                ve eşsiz bir Türkçe ile söyleyiş, hemen tamamıyle millîdir.
                                                                Bunun içindir ki Yunus, yedi yüz yıldan beri gittikçe artan
           diyerek, nasıl coşkun  bir şevki  dile getirdiğini
                                                                bir ilgiyle, bütün Türk halkı tarafından sevilmiş, okunmuş,
           biliyorsunuz.
                                                                taklit olunmuş, şiirleri bestelenmiştir.




                                                                                                   kozaaltin.com.tr
   69   70   71   72   73   74   75   76   77   78   79